rüyada başkasının yemek verdiğini görmek

Haber 7 - Rüyada yemek pişirmek, rüya sahibinin mücadelelerinin karşılık bulacağına, sonunda istediği yerlere geleceğine ve dualarının kabul olacağına işaret etmektedir. Rüyada yemek yapmak, çok hayırlı rüyalardandır, rüya sahibinin kendisi ve çevresi için hayırlı işler yapacağına yorumlanmaktadır. Peki rüyada başkasının evinde yemek yapmak ne anlama gelir? Rüyadaincir toplamak incir yemek hane içinde türlü sorunların başgöstereceğine, çok büyük bir baskı altına gireceğine işaret etmektedir. Rüyada incir toplamak veya başkasının size incir verdiğini görmek hastalıkların biteceğine, ruhsal bir hastalık ile mücadele etmek zorunda kalacağına ve kendisini yalnız Rüyada yemek yemek. Güzel pişmiş, yemesi kolay, tatlı lezzetli yemeği yemek, hayır ve menfaat, rızk ve mal, mutluluk, acı ve biberli yemeği yemek, keder, hüzün, ekşi yemek yemek Rüyadabüyük yemek daveti vermek borçlarını kolayca ödeyeceğine, güzellik ve hayır geleceğine rivayet eder. Rüyada birinin yemek daveti verdiğini görmek uzun zamandan beri üzerinde düşündüğü bir işten ötürü hayırlı kişiler ile irtibat kuracağına, şartlarının iyi olmamasından ötürü emekli olsa bile Rüyadakendisine birinin yemek verdiğini görmek, rüyayı görenin eline çok mal geçer. Yemek veren iyi biri ise helal, kötü biri ise haramdır. Ağzına çok sıcak bir lokma koyup yuttuğunu gören, bir belaya uğrar. Rüyada lokmasının boğazında kaldığını görmek; musibet, keder, işlerinin bozulması, geçimde zorluğa nama usaha yang dilakukan seseorang dalam gambar adalah. Rüyanın Özeti Rüyada eşinin başkasının yemek verdiğini görmek gerçek dostluklarına odaklanacağına, sorunları hızlı bir şekilde ortadan kaldıracağına, bir dedikoduyu ortadan kaldıracağına, yakında kaçırılan bir fırsatın tekrar elde edileceğine, aydınlık bir geleceğe sahip olunacağına, illet bir hastalığa yakalanmayacağına, iş yerinde istediği makama terfi edileceğine delalet ettiği söylenir. Rüyanın Geniş Tabiri Rüyada eşinin başkasının yemek verdiğini görmek ailesinin onayını da alarak evlilik yolunda ilk adımı atacağına, yorucu ve yıpratıcı bir dönemin sona ermesi ile büyük bir rahatlığa ve huzura kavuşulacağına, sorunların kısa vadede çözüme kavuşacağına, rakiplerine çok büyük bir fark atacağına, gerçek dostluklarına odaklanacağına, alınan güzel haberler ile sevinileceğine delalet ettiği söylenir. Rüya alemine göre hayırlı bir kısmet ile dünyaevine girileceğine, eş, dost ve akraba ile bir soruna çözüm bulunacağına, ekmeğinin bereketleneceğine, sorun yaratan olayların yakında biteceğine, sorunları hızlı bir şekilde ortadan kaldıracağına, maddi açıdan iyi bir işe girileceğine, hayallere kısa zaman içinde kavuşulacağına işaret ettiği söylenir. Rüyada eşinin başkasının yemek verdiğini görmek iş hayatında ve aile hayatında ferahlığa çıkılacağına, duygusal kararlar vermek yerine her zaman aklı ile hareket edeceğine, tüm dertlerinden kurtulup etrafındaki insanların da kurtulmasına yardım edeceğine, büyük bir zenginliğe ve hayırlı ve güzel şeylere kavuşulacağına, bir dedikoduyu ortadan kaldıracağına, rahatsızlık yaratan bir durumun aşılacağına delalet ettiği söylenir. Rüyanın tabirine göre bir mal alım satımı dolayısıyla yaşanan bir sıkıntının ortadan kalkmasına yardım edileceğine, yüreğine su serpecek çok sevinçli haberler alacağına, güzel sözler işiteceğine, hayırlı bir evlada sahip olacağına, yakında kaçırılan bir fırsatın tekrar elde edileceğine, aydınlık bir geleceğe sahip olunacağına, bir şekilde daha rahat bir kişi olup kendisine çeşitli kurallar koyacağına, çok uzun zaman boyunca büyük zarar veren borçların sona erdirileceğine işaret etmektedir. Rüyada eşinin başkasının yemek verdiğini görmek iş için verilen emeklerin boşa gitmeyeceğine, iyiliklere ve hayırlara götürecek doğru kapılara ulaşacağına, aldığı zaferlerle dikkat çekeceğine, karamsar ruh halinden kurtulacağına, illet bir hastalığa yakalanmayacağına, bir anda atılıma geçeceğine delalettir. Rüya yorumlarına göre kötü kişilerin kendisinden ve ailesinden uzak duracağına, eşini mutlu etmek için her türlü fedakarlığı göstereceğine, sevdiği kişiler ile çok büyük ve mutluluk dolu gelişmeler yaşayacağına, eşi ve çocukları ile uzun ve sağlıklı bir ömür yaşayacağına, iş yerinde istediği makama terfi edileceğine, amaçlarını ve hedeflerini de yerine getirme fırsatı bulacağına işaret etmektedir. Genel anlamıyla Rüyada başkasının yemek verdiğini görmek çalışma hayatında çok hayırlı ve başarılı işler ortaya koyarak çok iyi kazançlar elde edeceğine, yaşamındaki huzur ve mutluluğun sürekli artacağına, geçim derdi çekmeyeceğine, iş yeri sahibi olacağına, herkes tarafından sevilen ve sayılan bir kişi olacağına, sıkıntılardan ve sorunlardan kısa süre sonra kurtuluşa erileceğine delalet etmektedir. Devamını Oku … Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Başkasının Yemek Verdiğini Görmek Rüyada başkasının yemek verdiğini görmek varını yoğunu kaybedeceğine, bu durumun aile hayatına da yansıması ile birlikte büyük ve önü alınamaz tartışmaların yaşanacağına, mal mülk sahibi olunacağına, bir sebeple maddi sıkıntıya düşeceğine, işlerinin problemsiz şekilde ilerleyeceğine, eline geçecek olan fırsatlar ile hayatının farklı ve kazanç sağlayacak bir hal alacağına, adım atarken çok zorlanacağına, tabir edilir. Ayrıca rüyada başkasının yemek verdiğini görmek fırsatların gün geçtikçe daha da artacağına, başarılı çalışmalara imza atacağına, gönlünüzdeki boşluğu dolduracak biri çıkacağına, başını borçlardan kaldıramayacağına, sorunlarının hızlı bir şekilde ortadan kalkacağına, elde bulunan maddi olanakların kaybedileceğine, yorumlanır. iş hayatında çok büyük kar edileceğine tabir edilir. evsizlerin eve ekmeksizlerin ekmeğe kavuşacağına delalet eder. neşeyi ve sağlığı bulacağına alamet eder. elinden yüklü bir miktar para ya da mal çıkacağına yorulur. Dini olarak Rüyada başkasının yemek verdiğini görmek tabiri Dini olarak rüyada başkasının yemek verdiğini görmek yapılan işte yeniden kara geçileceğine ve sıkıntıların hızlı ve sorunsuz bir şekilde ortadan kaldırılacağına, isteklerine kavuşacağına, yeni bir şehre ya da ülkeye taşınacağına ve evleneceğine, yönetici koltuğuna oturtulmaya layık görüleceğine bu sayede gelirinin de önemli oranda çoğalacağına, daha düşük bir kar sağladığı için borçlu duruma düşeceğine ve yine içinde bulunduğu sıkıntıdan kurtulamayacağına, hem günahkâr olma hem de kazalara ve belalara yakın durma durumuyla karşı karşıya kalacağına, kendisini çok büyük bir boşluğun içinde bulacağına, kendi işlerine bakmaları için baskı yapacağına, uzaklığın ve ayrılığın acısının çıkarılacağına bundan sonra da bir daha araya mesafelerin girmeyeceğine, çok hayırlı adımların atılacağına, delalet eder. Psikolojik olarak Rüyada başkasının yemek verdiğini görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada başkasının yemek verdiğini görmek kolaylaştıracak, yaşamında büyük değişiklikler yapacağına, var olan sorunlarının daha da büyüyeceğine, özgüveninin yerine geleceğine, sevdiği kişiler ile arasının açılacağına, hayatının bereketli ve verimli olacağına, hayırlı bir sürece girileceğine, ortaklı işlere iştirak edileceğine, işaret KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ  SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.BAKARA- 153 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ Rüyada bir başkasının yemek verdiğini görmek elini attığı her işi layığıyla sonuçlandıracağına, ailesi ile açılan arasını düzeltmesine yardım edeceğine, rüya sahibinin hayattan ve sevdiklerinden yana yüzünün güleceğine, sevilen bir kişinin düştüğü hastalıktan ötürü içinde bulunduğu ruhsal durumun düzelmesi için gereken herşeyin yapılacağına ve bu kişinin sağlığının yakın zamanda allah’ın izni ile sağlığının yerine geleceğine, hak yoluna döneceğine, doğruluğu bulacağına, dualarının ve hayallerinin allah katında karşılık bulacağına, elinin bollaşacağına, işlerinin açılacağına, keyfinin, sağlığının, huzurunun, ağız tadının, neşesinin ve keyfinin de yerine geleceğine, hoşgörülü ve anlayışlı olacağına, kendisine kar getirecek girişimlerde bulunacağına işaret eder. Huysuz birine bazı konuları izah etmek zorunda kalabilirsiniz. Rüyada bir başkasının yemek verdiğini görmek hayatının zorlaşacağına, işlerinin bozulması nedeniyle gelirinin ve rızkının azalacağına bu nedenle de üzülerek yataklara düşeceğine, yeni işlere atılma fırsatı elde edeceğine, kazançtan yana kara geçeceğine, daha fazla dünya malı sahibi olacağına tabir olunur. Rüyada başkasının evinde yemek verdiğini görmek hayat standardı ve kalitesi olarak kişinin dilediği gibi yaşamaya devam edeceğine, sanatının insanları memnun ve tatmin etmeyeceğine rivayet eder. Rüyada başkasının yemek verdiğini görmek sorunların tatlıya bağlanacağına, sevinçli ve güzel haberler alınacağına, farkında olunmadan yapılan bir hareketin sonuçlarının düzeltileceğine, kimseye borçlanmayacağına inanılır. Rüyada başkasının kan verdiğini görmek kendisine hem başarı, hem birincilik hem de kazanç getireceğine, daha hızlı ve daha güvenli adımlar atılacağına işaret eder. Rüyada başkasının kilo verdiğini görmek askıya alınmış projeleri başarılı bir şekilde tamamlayacağına, hep dua edeceğine işaret eder. Rüyada başkasının balık verdiğini görmek sorunlarla ve sıkıntılarla boğuşulacak bir döneme girileceğine, bekârlığına da veda edeceğine alamet etmektedir. Rüyada başkasının ziyafet verdiğini görmek çok büyük ve geri dönüşü olmayan zararlar edeceğine, dertlerin yükünden kurtulacağına, stresini atacağına, maddi yükümlülüklerinden kurtulacağına böylece artık çok daha hafif olacağına, hayattan daha zevk alacağına ve kendini çok daha iyi hissedeceğine tabir olunur. Rüyada başkasının sigara verdiğini görmek çok büyük mutluluklar ve sevinçler duyacağına, çok mutlu ve huzurlu bir hayata kavuşacağına ancak bu durumların her zaman yavaş yavaş gerçekleşeceğine, çok daha kötü günler gördüğü zaman da bu insanların kendisine yardım edeceğine rivayet eder. Paylaşılan Rüya Güzel Çıkar Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası

rüyada başkasının yemek verdiğini görmek