özellikle venedik te kullanılan kayık türü
YineVenedik’te geliştirilen mekik danteli, bobinler üzerine sarılı ipliklerle yapılan çok zarif bir örgü tipidir. Bobinler küçük saplı makaralara benzer. Desen ne kadar büyük ve ayrıntılıysa, kullanılan bobin sayısı o kadar artar. İşlemeler, içi pamukla doldurulmuş bir yastık ya da silindir üzerine yapılır.
Örneğin Slovenya'nın Koper bölgesinde peynirli börek yapımında kullanılır. İtalya'da özellikle Venedik kenti civarında pizza ve makarna yemeklerine konur. Roka son 20 yıl içinde zengin ve acımsı lezzeti nedeniyle Akdeniz ülkeleri dışında da yayılmaya başladı. Özellikle Batı Avrupa ve ABD'de de kullanılır hale geldi.
Özellikleeski zamanlarda yaygın bir şekilde kullanılmaya başlayan jaluzi perde modelleri, güneşin ve ışığın ayarlanabilmesine faydalı olduğu için kullanılıyordu. Jaluzi perdeler Venediklilerin perdesi olarak bilinse de, çoğu uzman tarafından jaluzi perdelerin Venedik'te icat edilerek üretilmediği düşünülmekte.
Bu kelime Yunancadır ki πέραμα pérama “nehir veya liman geçişlerinde kullanılan küçük kayık” demektir. Bir denizcilik terimi olarak Yunancadan başka Akdeniz dillerine de girmiş, Osmanlıcada ve onun devamı olan Türkçede pereme olarak kullanılagelmiştir.
Venedik rehberi toplamda 35’ten fazla yazıdan meydana geliyor. Venedik rehberi sayfalarında Venedik hakkında genel bilgiler, Venedik tarihi, gezi sırasında ihtiyacınız olabilecek bilgiler, gezilecek yerler, alışveriş, ulaşım, yeme & içme ve konaklama gibi temel konularda detaylı bilgileri bulabilirsiniz.
nama usaha yang dilakukan seseorang dalam gambar adalah. CodyCross oyununa ilişkin ipuçlarını aramanızın bu sayfada sona erdiğini bilmek sizi mutlu edecektir. Bunun için çok teşekkür ederim! Bu basit sayfa sizin için içerir CodyCross Özellikle Venedik’te kullanılan kayık türü cevaplar, çözümler, izlenimler, tüm kelimeleri geçerek Bu oyun, Android ve iOS için birçok harika oyun yaratan bir Fanatee Inc ekibi tarafından yaratıldı. Seviyeleriniz buradakilerden farklıysa veya rastgele sırayla ilerliyorsa, aşağıdaki ipuçlarıyla aramayı kullanın. CodyCross İcatlar Grup 51 Bulmaca 5GONDOL
Bunları, her birini kesinlikle yerli yerine oturtmak üzere, bir kez daha irdeliyoruz. XIX. kadar Osmanlı donanmasını teşkil eden gemiler kürekli yelken yardımcılı ve yelkenli olmak üzere iki gruba ayrılıyordu. Kürek ve kısmen yelkenle hareket eden gemiler “çektiri” veya “çektirme” tabir ediliyor, ama hareket kaynağı yelken olan gemilere ise “yelkenli” veya “kalyon sınıfı gemiler” deniyordu. Çektiri türü gemiler de büyük donanma gemileri ve ince donanma gemileri şeklinde ikiye ayrılıyordu. Büyük donanma gemilerinin başlıcaları şunlar oluyor Kadırga. Kuruluş devrinden XVII. sonlarına kadarki savaş gemilerinin en çok kullanılanı ve asıl vurucu gücü teşkil edenidir. İki bodoslaması arası 55 – 56 zirâ 41 – 42 m olan bu gemiler gayet uzun ve ensiz, hemen hemen su seviyesinde denecek kadar alçak, kıçları başlarına oranla daha yüksek, çok hızlı ve kıvrak hareketli bir tekneye sahiptiler. Baştarda. Kadırgadan daha büyük olup 57 – 72 zirâ 43 – 55 m boyunda ve yirmi altı – otuz altı oturaklı idi; her küreğinde beş – yedi kürekçi bulunuyordu. Tersane kethüdası ve tersane emini sefere çıktıklarında bu tür gemilere binerlerdi. Bunların 70 – 72 zirâ uzunluğunda otuz altı oturaklı olan en büyükleri kaptan paşaya aitti ve adına “paşa baştardası” deniyordu. Mavna. XV. itibaren Osmanlı donanmasında kullanılan mavna, baştarda’dan biraz kısa, fakat daha geniş ve daha yüksekti 65 zirâ 49m uzunluğunda yirmi altı oturaklı, iki veya üç direkli, üç katlı olarak inşa edilirdi Elli iki küreğin her birini yedi kişi çekiyordu. Döneceğiz bu “mavna” konusuna. Kalyata. 42 – 48 zirâ 32 – 36 m uzunluğunda ve on dokuz – yirmi dört oturaklı olup ince donanmada mevcuttu. Pergende. On sekiz – on dokuz oturaklı, 33 – 40 zirâ 25 – 30 m uzunluğunda bir savaş gemisi. Firkate. Uzunlukları 4,5 – 27 zirâ 3,5 – 20 m arasında değişiyordu. Firkate, aynı zamanda kalyata gibi ince donanmada da kullanılıyordu. Süratli hareket ettiğinden daha çok haber götürüp getirme hizmeti görüyordu “Firkate”, İtalyanca “frigate”dan galattır – Kalyon. Genel anlamda bütün yelkenli gemilere kalyon denilmekle birlikte bu isim altında en büyük üç direkli gemiler için kullanılıyordu. Bu gemiler, XV. XIX. ortalarına kadar kısmen taşımacılıkta ve genellikle de savaş gemisi olarak donanmada yer almış. İlk büyük kalyonlar, Osmanlı donanmasının henüz kuruluş aşamasında olduğu II. Bayezid döneminde Kemal Reis tarafından yapılmıştı. Bunlar o zamanki adıyla göke – göge denilen Resim 81 yol tipi, büyük bordalı gemilerdi[1]. Ve daha nice buradan saymadığımız, çeşitli adlı gemi… *** Özellikle İstanbullular 1950’lere kadar, ekonomik yaşamlarında yeri olup Haliç’te toplanan mavnaları Ar. ma’üne’den bilirlerdi. Bunlar, limanlarda şamandıralara bağlı olarak yükleme ve boşaltma yapan gemilerden, kıyılara römorkör yedeğinde yük götüren gemilerdi Resim 82. Yukarda naklettiklerimize göre mavnalar eskiden savaş gemisi olarak da kullanılmışlardı. Bunlar Mavna bombarta, pena yelkenine ek olarak iki filosu, tırinket ve gabya yelkeni bulunan 45 – 100 hamule tonluk gemilerdi. Esas olarak bir büyük üç köşe yelken yukarda gördüğümüz “Latin yelkeni” ve bir flok ile hareket eden ticaret yelkenlisi idiler. Kürekle de yürütülen mavnanın baş tarafı ileriye doğru uzun, geri tarafı düz olur, en çok 50 ton yük taşırdı ML. Bizzat hatırladığımıza göre Haliç’i “liman” ittihaz edip buradan işe çıkan mavnaların yelkeni yoktu. Kıç tarafında, yanda tek bir kürekle ve dümen yardımıyla, ağır ağır Haliç’i terk ederlerdi. Mavnacı küreği çekmez, ayakta onu iterdi. Mavnaların ticarî yük taşımanın ötesinde bir önemli görevi de, o zamanlar sekiz yüz bin civarında nüfuslu İstanbul’un çöplerini Marmara Denizi’ne boşaltmaktı. Birbiri ardına dizilip ve birbirlerine bağlı 8 – 10 mavnalık konvoyu bir römorkör çekip Ahırkapı açıklarına getirirdi. Burada duran teknelerin mavnacıları, bu çöpleri küreklerle denize bırakırlardı, yüzlerce martının çığlıkları arasında. Boşalan araçlar yine aynı yolla gittiklerinde, denizde bir süre uzun bir çöp dizisi görülürdü. Sonra bu, ya dibe batar, ya da rüzgârla uzaklara sürüklenirdi. Her gün Ahırkapı kıyısından bu manzara seyredilirdi. Devam etmeden önce, mavnanın küçüğü sayılabilecek “salapurya”lardan İtalyanca scialuppa, bundan Fransızca chaloupe – kısaca söz edelim. Bunlar İstanbul sularında ve Marmara Denizi’nde ticaret eşyası taşımada kullanılan 10 – 15 tonluk yelkenli ticaret kayığı olup direkleri, dibine bağlanmış bir karşı ağırlıkla kolayca yatırılabilir ve böylece köprülerin altından geçerek Haliç’e geçmeleri sağlanırdı; üçgen şeklinde olan yelkenleri, direği üzerinde kasnaklarla çemberlerle açılarak indirilirdi ML. Argoda “salapurgâ”, ayağa çok büyük ayakkabı için kullanılıyor. Dönelim mavnalarımıza ve iki kitapçıktan[2] bazı alıntılarla konuyu kapatalım. “Cümlenin malûmudur ki kabotaj hakkı mucibince ecnebi bayraklarını limanlarımız arasında icra-i seyr ve seferden men ederek bu hakkı kendi sancağımıza tahsis edeceğiz,halbuki Mersin’den Trabzon’a kadar Asya… sahillerindeki limanlarımız arasında vuku bulacak bil’umum nakliyat-ı bahriyeyi ifaya salih kendi sancağımızı hâmil Seyr-ü Sefain idaresinin beş on vapuruyla bazı hususi zevatın bir iki sefinesinden başka vasıta-i nakliyemiz yoktur. Bu vapurlar uzak olan limanlarımız arasında bir dereceye kadar ifa-i hizmet ve temin-i nakliyat edebiliyor ise de ara limanlarında ve yakın nakliyatta esnafımızın hakir olan mavnalarından başka hangi vasıta-ı bahriyemiz vardır?” “Kadimen mavnacılığın emval-i ticariye nakliyatından başka bir takım hukuk ve vazaif-i resmiye var idi ki bunların başlıcaları donanma-i hümayûn-u teşkil eden sefine-i şahane için safra olmak üzere iktiza eden çakılların ve selâtîn-i al – Osman’ın inşa ettirdikleri tarik-i âmiller inşaatında kullanılmak veyahud güzergâh-ı hümayûna ferş olunmak üzere lâzım gelen kumları tedarik ve nakl eylemek ve ordu-i hümayûnun Rumeli ve Anadolu serhadlarına seferlerinde ordunun ağırlık ve erzak ve levazımını ordu güzergâhlarına en yakın limanlara kadar taşımak hep mavnacı esnafının vezaifi idi”. Hattâ edvar-ı sabıkada mavnacılığın bu vezaifi taksim-i âmal kaidesine mebni taksim edilmiş ve sevahil-i mücavereden kum ve çakıl toplayacak kayıklar, mahallî olmak ve bu vazifeyi ifa için ufak kıt’ada bulunmak hasebiyle bunlar yalnız kum ve çakıl toplamakta istimal edilip bunların muhteviyatı behemhal mavnalara devredilerek onlar vasıtasıyla icabeden mahalle nakil ve ihraç edilmesi usul ittihaz kılınmış idi. Bu kum ve çakıl toplayan kayıklara “pereme” ve bunlarla meşgul olan mavnacı esnafına dahi “peremeci” denilmiş…”. “Edvar-ı sabıkada mavnacılığın bil’umum umur ve hususatı ve evvel zamanlar ihdas edilmiş bulunan gediklerinin alım ve satımı ve esnaf arasındaki kâffe-i ihtilâfat ve esnafın esnaf haricinde eşhas ile münazaatı hep bu loncalarda hal ü vasl olunur ve bu loncaların mukarreratı mutâ addediliyor idi”. *** Bu beyanlardan üç asır önce Eremya Çelebi bize İstanbul’da görmüş olduğu teknelerden söz ediyor “Bedestan’ları görmedik. Burası, padişah hazinesinde veya denizin derinliklerinde bulunan mücevherata denktir. Şehrin muhtelif semtlerinde bulunan çarşılar ile zenaat erbabı ve onların pîr’leri hakkında malûmat edinmedik… Ne pereme’ye, ne cember’e, ne mayistra’ya, ne şayka’ya, ne meleksi’ye ve ne de çekeleve ile mavona’ya bindik; sadece bir kayıkla bu hayal – alûd seyranı yaptık ve şehri uzaktan temaşa etmekle iktifa eyledik”[3]. *** Ve nihayet ünlü Türkolog Robert Mantran bu konularda son noktayı koyuyor XVII. ortasında İstanbul’a gelen gemilerden tahsil edilen giriş ücreti, “rüsumat-ı ihtisabiye” üzerine çeşitli arşivlerden derlediği ilginç bilgileri zikretmenin yanı sıra, gelen gemi çeşitleri hakkında da ayrıntılar veriyor. Bunları, daha önce gördüklerimizi tamamlayacaklarından, aktarıyoruz. Mezkûr “rüsumat-ı ihtisabiye”, gemilerin getirdikleri emtiaya değil, geminin boyutlarına göre tahsil ediliyordu. Ama bu arada da en büyük gemilerin ne gibi mal getirdiğine bir de göz atmanın faydası aşikâr oluyor. Metin, emtianın yüklendiği limanlar hakkında da bilgi veriyor. Bu limanlar, büyük çoğunlukla Anadolu’nun Ege, Marmara, Bulgaristan’ın Avrupa kıyılarına kadar, Kırım dışında Karadeniz kıyılarında, Asya kıyısı için Giresun’a kadar olanlardır. Yine bu metinde zikredilen en uzak mahaller, Akdeniz için Mısır ile Trablusşam sabun, Karadeniz için Kırım tuz oluyor. Buna karşılık Mısır’dan ne getirildiği hakkında bilgi yok. Öbür yandan belge, zikredilen gemilerin türleri bakımından ilginç oluyor Kalyon, fırkata, şayka, işkampaviya, sünbeki, cenber, mayıstra, çekeleve, zarbene, karnıyarık ve çeşitli kayık türleri Mihaliç, Kio-Yunan Oniki Ada’sından biri – Gelibolu, Şile, Bartın, Darıca, Erdek tipleri. Kalyon. Prensip itibarıyla 3 direk ve 2 ya da 3 güverteli savaş teknesi. Bunun hakkında 1664’te yayınladığı “Le voyage d’Italie et du Levant” adlı eserinde Fermanel, şu izahatı veriyor Yuvarlak gemilerden Constantinople’da hiç yoktur, “sultanî” dedikleri beş ya da altı galyon dışında; bunlar çok büyük, fena inşa edilmiş ve hiçbir surette dövüşe uygun değillerdir. Constantinople’dan Mısır’a gitmekte kullanılırlar, buraya inşaat kerestesi götürürler ve her türlü emtiayı getirirler…”. Fırkata 3 direkli savaş gemisi. Uzunluğu 45 ilâ 55 zirâ ya da arşın. Şayka Saik, kürekli ve 20 ilâ 50 adam taşıyabilen savaş gemisi. “Ben çok kez saik’lere bindim; bunlar az çok Rouen’dan Paris’e çıkan büyük gemilere benzer Türk tekneleridir…” deniyor, yine XVII. son çeyreğinde kaleme alınmış bir seyahatnamede. İşkampaviya Denizde ve Tuna üzerinde kullanılan kürekli hafif tekne. Kökeni İtalyan scampavia ya da İspanyol – Portekiz escampavia’dır. Sünbeki Küçük Asya kıyılarında kullanılan kürek ve yelkenli tekne olup adı Venedik, kendisi dahi zambecco’nun küçültmelisi sambechino’dan geliyor. Zambecco, Arabî şabbâk şebekten geçmedir. Sünbeki, aynı zamanda Yunan On iki Ada’sından Symi’nin adı oluyor. Çenber Kıçı yuvarlatılmış gemi. Magistra Adını Venedik maistra, geminin daha çok gerisinde bulunan ana yelkenden almış. Çekeleve İki direkli, emtia nakline yarayan, yelkenli ve kürekli hafif ve uzun yük gemisi. Bu, Doğu’ya mahsus olup bu ülkelerde scalève olarak biliniyor. Kahane ve Tietze’ye göre op. cit. Yunan kökenli tekne. Zarbene Bu şekliyle kelime, sözcüklerde görülmüyor. Uzunçarşılı, Evliya Çelebi’de zarbona’ya rastlamış; bu, karamürsel’le kıyaslanabilen bir tekne olup bunda Zabun, Karadeniz’in Avrupa kıyılarından İstanbul’a erzak taşımaya yarayan tekneyi görmek gerek. Karnıyarık Bu tabir, bahriye dilinde karın, karena’yı ifade eder. Kayık Sözcük, genellikle küçük boyutlarda bir kürekli tekneyi ifade ediyor[4]. *** Buraya kadar, Osmanlı ticarî ve askerî bahriyesinde adı geçen tekneleri, tekrarlamalar pahasına, irdeledik. Bunların betimlenmelerinde direklerinden de söz edildi. Şimdi aşağıda bunları kısaca tarif edeceğiz. Gemi direkleri, geminin yelken donanımını taşımaya yarayan, çarmıklarla desteklenen ve bir yelkenli teknenin güvertesine düşey ya da eğik olarak dikilmiş, genellikle yuvarlak kesitli, ağaçtan ya da metalden uzun parçalardır. Direk astarı, serenlere açılan yelkenlerin direğe sürtünen bölümlerine çabuk aşınmaması için dikilen ikinci kat yelken bezidir. Direk başı, bir direğin tepesi olup bu bölüme sancak iplerinin geçtiği şapka denilen bir tabla oturtulur. Direk başı açısı, bir direğin başı ile az ya da çok uzaktaki bir gözlemcinin bulunduğu yerden geçen ufuk çizgisi arasındaki açıdır. Direk çemberi, yelken direklerini berketmek için direk bedenine takılan menteşeli ya da tek parça madenî halkadır. Direk dibi maymuncuğu, yelkenli bir geminin direklerine, selviçelerin donatılıp bağlanması için yerleştirilmiş makaralı, bita. Direk fistanı, yelkenli gemilerde ana direkleri güverteye oturtmak için açılmış deliklerin çerçevesinde siğilleri örten çerçeve olup bu çerçevelerin üzerine ambarlara su sızmaması için brandadan bir kılıf geçirilir. Direk mafsalı, yatlarda, arasına direğin sıkıştırıldığı ağaçtan ya da metalden parçalar olup direğin bir eksen çevresinde dönerek geriye doğru yatay olarak katlanmasını sağlar. Direk siğili, yelkenli gemilerde direkleri, güverteye oturan yerlerinden beslemek için kullanılan ağaç ya da demir takozlardır. Grandi direği, yelkenli bir geminin esas ve baştan ikinci direği oluyor BL. Resim 83’te, başlıca direklerin adları okunuyor. Diravverse, fırtınalı havalarda yelken yüzeyini küçülterek ve dalgayı baş omuzluğa alarak beklemeyi; bir gemi, herhangi bir nedenle limana limani , limhn giremediğinde, liman önünde dolaşarak vakit geçirmesini ifade ediyor BL. *** Bütün bu oluşumların tarihe nice borçlu oldukları yadsınamaz bir vakıa oluyor. İnsan, bu uzun yolculukları gerçekleştirmek için denizciliğin babası Finikelilerin ne tipte gemi kullandıklarını sorabilir. Bu konuda, savaş bahriyesiyle ticaret bahriyesini ayırdetmek gerekir. Batı Asya’nın savaş bahriyesi, Finikelilerin elinde olmuştu; Asur kralları, deniz seferine çıktıklarında bunlara çağrıda bulunuyorlardı. Asur kralı Sennacherib VIII. yy., Acem Körfezi’nin kabilelerini cezalandırmak istediğinde Finikelilere bir savaş donanması inşa ettirmişti; sonuçsuz bir talandan sonra donanma geri dönmüştü; kralın sarayının bir alçak kabartması, seferin bir bölümünü resmediyor Resim 84. Kıçı pupası kıvrık ve su seviyesinde mahmuzlu olan gemiler, üst üste iki sıra kürekçi tarafından yürütülüyor. Yukarda, içinde yer almış askerlerle kadın erkek esirlerin bulunduğu güverteyi bir borda kaplaması koruyor. Askerler de, işbu korumayı pekiştirmek için kalkanlarını sıra sıra diziyorlar. Bu gemilerde, yatay serenli bir orta direk bulunuyor. Bunlar dövüş kalyonlarıdır. Dümen, teknenin arkasına vaz edilmiş iki kürekle temsil ediliyor, biri sağda, öbürü solda[5]. [1] İdris Bostan. – Gemi, in YİA. [2] Anonim. – Mavna ve mavnacılık. Mazisi, hali ve istikbali, İst. 1339/1923 ve 1340/1924. İstanbul umum mavna ve salapuryacı esnafı cemiyeti yayını. [3] Eremya Çelebi Kömürcüyan. – İstanbul tarihi. XVII. asırda İstanbul. Terc. Hrànd D. Andreasyan, İst. 1952, s. 60-61. [4] Robert Mantran. – Droits d’entrée sur les navires à Istanbul an milien du XVIIe – siècle Rüsumat-ı ihtisabiye, in TURCICA V, 1975. [5] G. civilisation phénicienne, Paris 1949, s. 233 – 234.
Romantik ambiyansı ile filmlere, kitaplara ve aşıklara ilham olmuş Avrupa şehri Venedikte hayatınız boyunca mutlulukla hatırlayacağınız anılar biriktirebilirsiniz. Seyahatinizden önce güzelliği ve etkileyiciliği ile Dünya Mirasları arasına giren bu şehri daha yakından tanıyabilmek için detaylı bir Venedik gezilecek yerler listesi hazırladım. İtalya’nın yılda milyonlarca turisti çeken gözde şehri Venedik’te bulunan en cazibeli 28 yeri gezginler için liste şeklinde derledim. Kanalları, gondolları, tarihi yerleri, yüzlerce yıllık binaları, dar sokakları, Rönesans ve Bizans mimarisinin büyüleyici izleri ile ünlenen Venedik’i bu liste sayesinde siz de doyasıya gezmenin tadını çıkarın. Venedik Gezilecek Yerler ListesiVenedik Gezilecek Yerler Haritası Google MapVenedik Gezilecek Yerlere Yakın Otellerde KonaklayınVenedik’te Gezilecek Yerlere Nasıl Gidilir?Venedik’te Ne Yemeli?Venedik’te Alışveriş için Nereler Gezilir?Venedik’te Akşam Gezilecek YerlerYağmurlu/ Soğuk Havada Venedik’te Gezilecek YerlerÖzet Olarak Venedik’te Nereler Gezilir?Venedik’te Gezilecek Yerlerle İlgili Sıkça Sorulan Sorular Venedik gezilecek yerler rehberi içinde şehrin en güzel 28 turistik yeri hakkında tanıtıcı bilgileri ve önemli detayları bulmanız mümkün. Bu noktaların harita konumlarını yazı devamındaki Venedik gezilecek yerler haritası bölümünde topluca bulabilirsiniz. Bu arada mevcut durumlardan dolayı ziyaret saatleri ve ücretler sürekli olarak değişebiliyor, bu konudaki en sağlıklı bilgileri gezi noktalarının resmi web sitelerinden edinebilirsiniz. Uzatmadan Venedik gezilecek yerler listemize geçelim… 1. San Marco Meydanı Piazza San Marco Venedik gezilecek yerler listesini tanıtmaya kentin merkezinden başlayalım San Marco Meydanı. Venedik’e gitmemişseniz bile ismini duymuş ya da meydanı görmüş olmanız çok büyük bir olasılık. Tarihi 9. yüzyıla kadar uzanan San Marco Meydanı turistlerin genellikle Venedik gezi turuna başladıkları noktadır. Şehirde buluşma yeri olarak da bilinen San Marco Meydanı gerçekten de dünyanın en güzel meydanlarından biri ve bu konudaki ününü fazlasıyla hak ediyor. Öyle ki Napolyon dahi San Marco Meydanı’nı “Avrupa’nın en güzel çizim odası” olarak tasvir etmiş. Meydanın şu anki görünümüne kavuşması ise 12. yüzyıla dayanıyor. San Marco’nun en seveceğiniz yönlerinden biri de Venedik’in birçok turistik yerine çok yakın olması. Sadece meydanda bulunan Venedik simgeleri arasında Ducale Sarayı, San Marco Bazilikası ve San Marco Çan Kulesi gibi önemli yapılar yer alıyor. Her güzelin bir kusuru olurmuş sözünü doğru çıkarcasına Avrupa’nın en çekici meydanlarından biri olarak gösterilen San Marco özellikle sonbahar-kış aylarında sıklıkla sular altında kalıyor. “Acqua Alta” olarak isimlendirilen bu su baskınları kentin en alçak noktası olan meydanda insanlara zorluklar yaşatabiliyor. Kentte su baskınları öncesinde alarm verilerek önlemler alınıyor. Genel dokusunun güzelliği ve her yeri saran güvercinleri ile Venedik’in en etkileyici yerlerinden biri olan San Marco Meydanı’nı mutlaka gezmelisiniz. Zaten her yere yakın olması nedeniyle sadece meydan ziyaretinizde bile birçok yeri gezip görmeniz mümkün oluyor. Şehrin Tam Merkezinde KonaklayınSan Marco istisnasız dünyanın en güzel bölgelerinden biri. Konaklama ücretleri yüksek olsa da otelinizden dışarı adım attığınız anda şehrin kalbinde bulunmak çok farklı ve güzel bir his. Bu bölgede konaklamak isterseniz 3 yıldızlı Hotel Montecarlo bölgedeki en popüler bir tanesi. 2. San Marco Bazilikası Basilica di San Marco San Marco Meydanı’na turist olarak gelip de ona ismini veren San Marco Bazillikası’nı fark etmemek mümkün değil! Altınların Kilisesi olarak da isimlendirilen bazilika Bizans mimarisinin görkemli taraflarını fazlasıyla taşıyor; öyleki bu alandaki en güzel örneklerden biri desem abartmış olmam herhalde. San Marco Bazilikası ilk bakışta çok davetkar; bir an önce içeriye girip gezme isteği uyandırıyor. Özellikle beş kubbesi ve üst kısımlarındaki altın yaldızlı Bizans mozaikleri çok ilgi çekici. Peki, içeride neler var? Bazilikanın iç mimarisi de dış cephesi gibi büyüleyici bir etkiye sahip. Cam işlemeler, altından heykeller, süslü mermer zeminler, müze, altın sunak, mezar odası ve hazine gibi çok sayıda detay ve bölümü görme şansına sahipsiniz. Biraz da San Marco Bazilikası’nın Venedik halkı için öneminden bahsedelim. 9. yüzyılda inşa edilen ve sonrasında birçok restorasyon/eklemeler ile yenilenen kilise Roma Katolik inancının da simgelerindendir. Zenginlik ve gücü de yansıtan kilise aynı zamanda Haçlı Seferleri esnasında İstanbul’dan getirilen süsleme, hazine, mozaik vb. bazı eserleri de barındırıyor. Venedik’te görülmesi gereken yerler arasında en önemlilerinden biri olan bu kiliseyi mutlaka gezmelisiniz. Girişte Zaman KaybetmeyinSan Marco Bazilikası Venedik’in en güzel ve en turistik yapılarının başında geliyor. Bu nedenle doğal olarak özellikle turizm sezonunda girişinde çok uzun kuyruklar olabiliyor. Dükler Sarayı ve San Marco Bazilikası giriş biletinizi önceden satın alarak Venedik seyahatinizde kısıtlı zamanınızı daha ekonomik kullanabilirsiniz. 3. Dükler Sarayı Palazzo Ducale Venedik gezilecek yerler listesinde Dükler Sarayı hem mimarisi hem de sanat, kültür ve tarih bakımından sahip olduğu zenginlikler ile çok önemli bir yere sahip. Venedik düklerinin sarayı ve yıllar boyunca kentin yönetildiği merkez olan Dükler Sarayı San Marco Meydanı ile deniz arasındaki konumuyla da dikkat çekiyor. Dükler Sarayı tarihi boyunca birçok kez yangın ve yıkımlarla karşılaşmış; bu nedenle aslında orijinal yapının temelleri 9. yüzyıla dayansa da şu anki saray ağırlıklı olarak 12. yüzyılda inşa edilmiş. Venedik’in masalsı görünümüyle de çok güzel uyumlanan bir mimariye sahip. Sarayın her bir köşesinden gotik, barok, Rönesans ve Bizans stillerinin ihtişamlı izleri yansıyor. Dükler Sarayı kendisiyle bağlantısız gibi görünen bazı yapıları da içeriyor. Örneğin sarayı hapishaneye bağlayan Ahlar Köprüsü bunlar arasında yer alıyor. Meydandan saraya girişi sağlayan Porta Della Carta kapısı ise harika mimarisi ile incelendiğinde hayranlık yaratan saray bölümlerinden biri. Dükler Sarayı’nın içi ise yüzyıllar boyunca ticarete yön vermiş Venedik’in bu sayede nasıl zenginleşmiş olduğunun da bir yansıması. Zeminden duvar ve tavanlara kadar her şey üst düzeyde bir şatafatı sergiliyor. Dükler Sarayı’nı ziyaret ederseniz hemen hemen sarayın tüm oda ve bölümlerini görebilirsiniz. Benim belirttiklerim dışında mutlaka görmenizi önerdiğim yerler ise Arcade Heykelleri, Devler Merdiveni, The Museo dell’ Opera, Foscari Kemeri, hapishane, Altın Merdiven. Aynı zamanda önemli İtalyan sanatçılar Bellini, Titian ve Tinterotto tabloları da sarayın çok ilgi gören eserleri arasında yer alıyor. Biletinizi Önceden Satın Alın!San Marco Bazilikası’nı tanıtırken Dükler Sarayı ile birlikte kullanabileceğiniz combo biletten bahsetmiştim. Eğer Venedik’te zamanınız kısıtlı, tek bir yer gezecekseniz ve tercihinizi de Dükler Sarayı’ndan yana kullanacaksanız Dükler Sarayı hızlı giriş bileti satın almayı düşünebilirsiniz. 4. Büyük Kanal Canal Grande Namı diğer kanallar şehri ya da sular şehri olan Venedik’in S şeklinde kıvrılan ve şehrin önemli ölçüde ulaşımını sağlayan kanalı “Büyük Kanal”dır. Venedik gezilecek yerler listenizde mutlaka olmasını önerdiğim yerlerden biri burası zira turistik açıdan önem taşıyan çoğu noktaya da bu kanal yolu ile ulaşabiliyorsunuz. 5 metrelik bir derinliğin yanı sıra 3800 metre uzunluğa sahip olan Büyük Kanal Venedik’in en popüler sembollerinden biri. Tekneler, gondollar, su taksileri ve otobüsleri Büyük Kanal’dan geçiyor. Turistik bir gezi turuna çıkmak istediğinizde özellikle gondollarla Büyük Kanal’ın suları üzerinde süzülebilir ve her iki yandaki tarihi güzellikleriyle sizi selamlayan binaları seyredebilirsiniz. Çevresini saran çok sayıda tarihi bina ve turistik yapının yanı sıra kanal birçok Venedik etkinliğine de sıkça sahne oluyor. Kürek yarışlarından festival ve gösterilere kadar çeşitli organizasyonlara denk gelebilirsiniz. Rüya Gibi Bir Bölgede Konaklamak İsteyenlereVenedik konaklama konusunda çok çok pahalı bir yer, kabul. Ama otel odanızın camından dışarıya baktığınızda muhteşem bir manzarayla karşılaşmak isterseniz Büyük Kanal çevresinde yer alan otellerden bir tanesinde kalabilirsiniz. 4 yıldızlı Hotel L’Orologio şehrin en güzel otellerinden bir tanesi. 5. Rialto Köprüsü Ponte di Rialto Venedik’te gezilecek yerler arasında kent ile bütünleşen, en eski yapılardan biri olan Rialto Köprüsü de var. 1591 senesinde 3 senelik çalışmalar sonrasında Antonio de Ponte tarafından inşa edilen Rialto Köprüsü Büyük Kanal’ın üzerinde uzanıyor. Büyük Kanal üstündeki 4 köprüden biri olan taş kemerli Rialto Köprüsü cesur ve özgün bir tasarıma sahip. Köprü ilk olarak tahtadan tasarlanmıştı ancak sonraki dönemlerde yangın ve çökmelerle karşılaştığı için yeniden inşa edildi. Köprünün taş tasarımı ise önceki ahşap haline çok benziyor. Köprünün yapılış aşamasında uzun süre dayanıklı olmayacağına dair gelen eleştirilere rağmen Rialto Köprüsü bugün de Venedik’in en popüler yapılarından biri ve zamana meydan okuyor. Köprünün turistik önemi sadece mimarisi ve tarihi bir yapı olmasıyla ilgili değil; aynı zamanda bu köprünün iki tarafında çok çeşitli dükkanlar sıralanıyor. Bu dükkanlarda çok çeşitli hediyelik eşyalar var. Bu arada acıkırsanız köprü üstündeki restoranlarda birşeyler yiyip Venedik manzarasına karşı kahvenizi yudumlayabilirsiniz. Köprüdeki üç yürüyüş yolu yayalar için konforlu olsa bile kalabalık biraz zorlayıcı. Ayrıca fotoğraf çekmeye meraklı olan gezginler için Rialto Köprüsü’nde şehir manzarasından etkileyici kareler yakalamak mümkün. 6. Aziz Mark’ın Çan Kulesi Campanile di San Marco Venedik gezilecek yerler listesinde başı çeken San Marco Meydanı’nın çok sayıda turistik yere ve yapıya sahip olduğundan bahsetmiştim. Aziz Mark’ın Çan Kulesi de Venedik’in en popüler meydanında yer alan, üst tarafına çıkabilmek için önünde uzun turist kuyruklarının oluştuğu bir tarihi yapı. Çan Kulesi 98, 6 metrelik uzunluğuyla ve üst kısmındaki altın heykeliyle bakışları kolaylıkla üzerinde topluyor. Bronz heykeller, süslemeler, mermer kabartmalar ve renkleriyle barok tarzı mimarinin birçok güzelliğini çan kulesinin tasarımında görmeniz mümkün. 9. yüzyılda inşasına başlanmasına rağmen 1900’lü yılların başlarında çöken tarihi çan kulesi sonrasında yeniden yapılmış. Turistler çan kulesinin tepesine çıkıp, harika bir Venedik manzarası izlemek için uzun süre kuyrukta beklemeyi göze alıyorlar. Neyse ki tepeye asansör ile çıkabiliyorsunuz. Seyahatiniz boyunca görebileceğiniz en güzel Venedik manzaralarından birini seyretmeden dönmeyin. 7. Ahlar Köprüsü Ponte dei Sospiri Venedik’in masalsı bir şehir görünümünde olmasında mimari yapılarının büyük payı var; hemen hepsi bir sanat eseri gibi. Ahlar Köprüsü de “Venedik görülmesi gereken yerler” listesinde bulunan en önemli yapılardan biri. Orijinal adı Ponte dei Sospiri olan ve Antonio Contino tarafından 1600’lü yılların başında tasarlanan “Ahlar Köprüsü” Rio Di Palazzo’nun üzerinden geçiyor. Köprünün esas fonksiyonu Dükler Sarayı’ndaki sorgu odaları ile hapishane arasındaki bağlantıyı oluşturması. Kireç taşından inşa edilen kapalı stil köprüyü farklı kılan tasarım özellikleri arasında parmaklıklı iki adet penceresi bulunuyor. Köprüye çıkarsanız bu pencerelerden Venedik manzarasını ve etrafı seyredebilirsiniz. Venedik’in dünyaca ünlü köprüsünün ismiyle alakalı olan etkileyici bir de hikayesi var. Rivayete göre köprünün adının “Ahlar Köprüsü” olmasının nedeni mahkumların hapse girmeden önce son kez köprünün pencerelerinden Venedik’e bir bakış atıp, iç geçirmeleriymiş. 8. Santa Maria Della Salute Bazilikası Canale della Zattere ile Büyük Kanal arasındaki bir yarımada kısmında inşa edilen Santa Maria Della Salute Bazilikası hüzünlü bir hikayeye sahip. Kilise, 1600’lü yıllarda veba salgınının önüne geçilemediği için çok sayıda kayıp veren Venedik’te hastalığı durdurabilme ümidi olmuş. Baldassare Longhena tarafından barok tarzda tasarlanan Santa Maria Della Salute Bazilikası’nın ismi de hikayesi ile uyumlu; sağlığı Salute=Sağlık temsil ediyor. Sekizgen şeklinde inşa edilen kilisenin kubbesi estetik ve ilgi çekici detayları ile çoğu kişi tarafından çok beğeniliyor. Ayrıca Meryem Ana adına yaptırılan bazilikada ona dair çok sayıda sembol de var. Kilisenin dış mimarisi akşam ışıklandırmalarıyla ayrı bir güzelliğe kavuşurken, iç kısmında birbirinden görkemli süslemeler, mimari özellikler ve tablolar yer alıyor. Aslında küçük bir bazilikayken Venedikliler için taşıdığı anlam ve etkileyici iç/dış mimarisi onu turistlerin de gözde yerlerinden biri haline getirmiş. Venedik gezinizde mutlaka Santa Maria Della Salute Bazilikası’na da uğrayın derim. 9. Murano Adası Cam sanatlarıyla ünlü olan Murano Adası Venedik’e bağlı ve en çok turist çeken yerlerden biri. Yüzyıllardır cam eşyalar satan dükkanlarıyla tanınan adada hangi yana baksanız özgün, çok yaratıcı ve büyüleyici tasarımlarla karşılaşıyorsunuz. Hatta cam müzesi bile var. En iyi cam ustalarının elinden çıkan harika takılar, tabaklar, bardaklar, avizeler ve birçok hediyelik eşya seçenekleri gezginlerden yoğun bir ilgi görüyor. Cam işlemeciliğinde ünü Venedik’i çoktan aşıp dünyaya yayılmış olan Murano Adası şehirde görebileceğiniz en güzel yerler arasında. Murano Adası sadece eşsiz cam işçilikleri ile değil aynı zamanda dar sokakları, tarihi yapıları, kiliseleriyle de çok dikkat çekici ve sakin bir yer. Ortalama 1-2 saatte bile tüm adayı yürüyerek dolaşıp önemli bir kısmını keşfetmeniz mümkün. Özellikle birkaç günlüğüne Venedik’e gelmişseniz Murano Adası’nı görmeden geri dönmeyin derim. 10. Burano Adası Venedik denildiğinde sarı, kırmızı, turuncu, mavi, yeşil gibi birbirinden farklı renklerdeki evlerin yan yana dizildiği bir görüntü gözünüzün önüne gelmiştir sanırım. Çoğu kitap, dizi ve filmde gösterilen bu eşsiz Venedik karesi ona bağlı olan Burano Adası’na ait. Murano Adası gibi küçük olan ve 4 adacıktan meydana gelen Burano Adası sanki boyama ya da masal kitaplarından fırlamış bir resim gibi. Rengarenk evlerle kanal ve köprülerin birlikte yarattığı görünüm gerçekten de dünyada ender rastlanabilecek bir güzellik sunuyor. Bu renkliliğin nedenini merak ediyorsanız kısaca ona da değineyim. Gece dönen sarhoş balıkçılar ve genel olarak adadaki insanlar özellikle sisli günlerde evlerini bulabilsinler diye bu şekilde bir yöntemin seçildiği söyleniyor. Burano’ya gelirseniz Dantel Müzesi’ne, eğik çan kulesine, Galuppi Meydanı’na da mutlaka uğrayın. Ayrıca adanın meşhur bussalo kurabiyesinin de tadına bakmanızı tavsiye ederim. 11. Accademia Gallerie dell’Accademia Venedik yalnızca doğal güzellikleri ve mimarisi ile değil sanat yönüyle de gezginlere büyük bir doyum sağlıyor. Venedik gezilecek yerler listesine sanatseverler için keyifli ve değerli bir galeri turu vadeden Güzel Sanatlar Akademisi’ni de ekledim. 1750 senesinde güzel sanatlar akademisi olarak açılan okulda heykeltraşlık, mimarlık ve ressamlık dersleri veriliyordu. Napolyon işgalinden sonra onun emriyle galeri bugün bulunduğu binaya taşınmış. Şu anda ise Venedik’in en önemli müzelerinden biri olarak ziyaretçilere kapılarını açılıyor. Peki, sanat galerisinde neler görebilirsiniz? Bu nadide sanat müzesinde arasında yaşayan Venedikli ressamların eserleri sergileniyor. Bellini, Carpioni, Bellotto, Canaletto, Gentile, Bosch, Leonardo Da Vinci galeride eserleri bulunan önemli isimlerden yalnızca birkaçı. Venedik’i her yönüyle olabildiğince görmek istiyorum derseniz mutlaka kentin en etkileyici ve önemli müzesini de ziyaret edin. 12. Peggy Guggenheim Koleksiyonu Venedik’in görünümü büyüleyici bir tablo gibi ama müze ve galerileri de sanat tutkunlarını fazlasıyla mest etmeyi başarıyor. Accademia’da kadar olan eserler sergilenirken Peggy Guggenheim Koleksiyonu ise 20. yüzyıl sanat eserleriyle karşınıza çıkıyor. Müze ismini Venedik’te yaşayan Amerikalı milyarder Peggy Guggenheim’den almış ve onun tarafından modern sanat temasıyla kurulmuş. Müze aynı zamanda Peggy Guggenheim’in Venedik’te yaşadığı saray ve 18. yüzyıldan kalma. Guggenheim koleksiyonu 1900’lü yılların en önemli sanatçılarının eserlerinden oluşuyor ve birçok farklı akıma sürrealizm, kübizm, fütürizm vb. yer veriyor. Müzede Picasso, Braque, Pollock, Boccioni, Max Ernst, Kandinsky, de Chirico, Morandi, Sirani gibi ünlü sanatçıların birbirinden güzel eserlerini bulabilirsiniz. Bir sanat koleksiyoncusu olan Peggy Guggenheim’in yaşamı boyunca oluşturduğu kişisel koleksiyonu ise kalıcı sergi bölümünde yer alıyor. Modern sanata ilgi duyuyorsanız müzede sergilenen koleksiyon, resim ve sergilerden çok etkilenebilirsiniz. Venedik’te gezilecek yerler listenize bu müzeyi de koymanızı öneririm. 13. Frari Santa Maria Gloriosa Bazilikası Kiliseleriyle de ünlü olan Venedik’in en önemli yapılarından biri Frari Santa Maria Gloriosa Bazilikası. Çoğunlukla Frari olarak isimlendirilen kilise 13. yüzyılda inşa edilmeye başlanmış ancak yapımı esnasında birçok sorunla karşılaşıldığı için yaklaşık 100 yıl kadar sonra tamamlanabilmiş. İtalyan gotik tarzı örneklerinden olan kilisenin dışına baktığınızda yapıyı biraz sıradan bulabilirsiniz; zaten Venedik’in genel olarak kiliseleri düz ve sade bir dış mimariye sahip. Kilisenin içi ise geç OrtaÇağ döneminin mimari stilini yansıtıyor ve oldukça şatafatlı bir havası var. Kilisenin en ilgi çekici bölümlerinden biri ise çan kulesi. Kentin en yüksek ikinci çan kulesi 14. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş. Frari Kilisesi anıtları, heykelleri ve önemli sanatçıların ünlü eserleri ile dolu; turistik açıdan son derece popüler bir Venedik yapısı. Donatello’nun “Vaftizci Yahya” heykeli ve Tiziano’nun “ Meryem’in Göğe Yükselişi “ eseri çok çarpıcıdır. Ayrıca bazilika bazı konser ve kutlamalara da ev sahipliği yapıyor. 14. Ca’ d’ORo Altın Evi, Palazzo Santa Sofia Venedik’te turlamanın en keyifli yanlarından biri de Büyük Kanal boyunca dizilen; mimarileri ile görsel şölen sunan tarihi binaları izleyebilmek. Ca’ d’ORo yani Altın Evi ya da Palazzo Santa Sofia kanalın kenarında konumlanan, ihtişamıyla göz kamaştıran bir saray. Sarayın sahibi Marino Contarini’nin en asil Venedik ailelerinden birinin temsilcisi olarak yapının Venedik’teki diğer saraylara göre daha güzel ve şatafatlı şekilde tasarlanmasına büyük önem verdiği söylenir. Altın varakları, yaldızlı işlemeleri ve duvarlarının rengi nedeniyle “Altın Evi” olarak da isimlendirilen sarayın yapımında o dönemin en pahalı boya ve malzemeleri kullanılmış. 15. yüzyılda inşa edilen Altın Evi’nde Bizans ve Venedik Gotik stili ağır basıyor. 20. yüzyılda hükümete devredilen saray şu anda halkın ziyaretine açık. Eğer Venedik’in en popüler sarayına uğramak isterseniz, içeride sizi Baron Franchetti Koleksiyonu ve Giorgio Franchetti Galerisi bekliyor. Hem galeri ve koleksiyonu hem de sarayın iç bölümlerini merak ediyorsanız Altın Evi’ni Venedik gezilecek yerler rehberine ekleyebilirsiniz. 15. Torcello Adası Ernest Hemingway’in romanını yazmak için bir süre yaşadığı yer olan Torcello Adası huzurlu ve yemyeşil ortamı ile insanı hemen etkisi altına alıyor. Adada çok az kişi yaşıyor; yani burası daha çok turistik bir bölge. Venedik’in adaları arasında en kuzeyde yer alan Torcello, Burano Adası’na da vapurla yalnızca beş dakikalık bir mesafede. Torcello Adası’nın öne çıkan özelliklerinden biri Venedik’in en eski yapılarının burada bulunması. Torcello Bazilikası bunlara güzel bir örnek. Kentin tarihi önemi yüksek olan Torcello Bazilikası Bizans-Venedik mimari stilde inşa edilmiş. Santa Maria Assunta Bazilikası olarak da bilinen kilisenin tarihi 7. yüzyıla dayanıyor. Bazilikayı görmeye karar verirseniz çan kulesinin harika Burano manzarasını da kaçırmayın derim. Adanın diğer bir önemli kilisesi de Santa Fosca ama yalnızca ayin günlerinde açık. Kilisenin görünümü Bizans stili mimarinin zarif ve incelikli detaylarını gözler önüne seriyor. 16. Rialto Pazarları Venedik’in en ünlü köprüsüne ismini veren ve asırlardır kurulan Rialto Pazarları Avrupa’nın en büyük balık pazarı olmasının yanı sıra halkın da birçok temel ihtiyacını karşılayan bir sokak çarşısıdır. Pazarda mevsimsel taze sebze ve meyvelerin her türünü bolca bulmak mümkün. Ayrıca baharatlara meraklıysanız burada çok fazla çeşit sunulduğunu söyleyebilirim. Venedik’te gezilecek yerler arasında olan Rialto Pazarları otantik ve renkli görünümüyle çok sayıda turistin de dikkatini çekiyor. Aynı zamanda Venedik halkıyla biraz daha iç içe olmak ve onları daha yakından gözlemlemek adına da Rialto Pazarları’na gitmek iyi bir fikir. Yalnız sabah erken saatlerde gitmeniz daha iyi olacaktır. 17. Ca’ Rezzonico Ön yüzü kanala bakan, her bir mimari detay ile Barok tarzın zarafetini taşıyan 3 katlı Ca’ Rezzonico sarayı 1649 yılında Venedik’in ünlü Bon ailesinin kararı üzerine yaptırılmış. Sarayın ilk mimarı olan Baldassare Longhena öldüğü ve Bon ailesi de parasal açıdan kriz yaşadığı için yapının inşasını mimar Giorgio Massari tamamlamış. Bu sırada saray da Bon ailesinden Rezzonico’lara geçmiş. Ca’ Rezzonico günümüzde çok ziyaret edilen, Venedik’in 18. yüzyıl sanatını tema alan kentteki en önemli müzeler arasında. 1936 senesinde halk müzesi olarak faaliyetlerine başlayan Ca’ Rezzonico’da büyük Venedik sanat koleksiyonunun yanı sıra saraylar için özel tasarlanan bazı objeler de sergileniyor. Venedik’in sanatına ilgi duyuyorsanız ve şehrin en güzel kanal yapılarından birini gezmek istiyorsanız Ca’ Rezzonico’yu Venedik gezilecek yerler listenize alabilirsiniz. 18. Fenice Tiyatrosu La Fenice Sanatla iç içe bir şehir olan Venedik’te İtalya ve Avrupa’nın en önemli opera evlerinden biri de yer alıyor Fenice Tiyatrosu. 18. yüzyıldan kalma olan ve birçok yangın sonucunda tekrardan inşa edilmek zorunda kalınan Fenice Tiyatrosu ismini mitolojik bir kuş olan feniksten alıyor. Yapımından sonra kazandığı şöhret ile birlikte Avrupa’nın çok önemli opera, klasik müzik, bale, tiyatro eserleri burada sergilenmeye başlanmış. Tiyatro binasının mimarisine de değinmek gerekiyor çünkü burası ziyaretçileri içeriye adım attıkları andan itibaren büyülemeye başlıyor. Fenice Tiyatrosu’nun her bir mimari ayrıntısı özenle inşa edilmiş; iç bölümü görkemli ve özellikle Kral Locası büyük ilgi görüyor. Sanatseverleri 18. yüzyıla götüren Fenice Tiyatrosu gerçekten de görülmeye değer bir yer. Venedik gezginlerini en çok etkileyen yapılardan olan bu tiyatro bence mutlaka gezilmeli. Online Bilet AlınEğer gezi planınızı önceden yapıp kafanız rahat olsun istiyorsanız La Fenice giriş biletinizi online olarak da satın alabilirsiniz. 19. Lido di Venezia Venedik gezilecek önemli yerler arasında bir ada olan Lido di Venezia da bulunuyor. Küçük bir ada olan Lido di Venezia özellikle burada her yıl düzenlenen Venedik Film Festivali ile tanınır. Lido’yu Venedik gezginleri için gezilecek en güzel yerler arasına sokan başlıca özellik ise plajları. Adanın plajları etkileyicilikleri ile ödülleri topluyor ve çok ünlü. Bölgede halka açık plajlar olduğu gibi özel plaj seçenekleri de mevcut. “Venedik’te denize nerede girilir?” diye merak eden gezginler için en popüler yerlerden biri Lido di Venezia. Denize girmeseniz bile adayı gezmek oldukça keyif verici. Vaktiniz çok kısıtlı değilse gidebileceğiniz yerler arasına Lido’yu da ekleyebilirsiniz. 20. Cannaregio Bölgesi Cannaregio, Venedik’in kuzeydoğusunda konumlanan ve Büyük Kanal’ın kuzeyi boyunca uzanan bir bölge. Aynı zamanda Büyük Kanal’dan sonra kentin en büyük ikinci kanalı durumunda. Venedik’in cazibeli yerlerinden biri olan Cannaregio’da gezebileceğiniz birçok yer var. Cannaregio sokakları arasında yürümek Venedik’i keşfetmenin en güzel yöntemlerinden biri; sizi adeta sürekli daha fazlasını bulup görmeniz için davet ediyor. Aslında Cannaregio Venedik’in popüler ve merkezi yerlerinden biri olmasına rağmen turistler tarafından özellikle kuzey bölümü çok da keşfedilmemiş. Derin etki bırakan bir sakinlik hemen dikkatinizi çekiyor. Sessiz ve huzurlu bir kanal gezisi yapmak ise Venedik gezinizin en güzel anıları arasına girebilir. Strada Nova ve Lista di Spanga alışveriş açısından çekiciliği yüksek olan sokaklar. Hediyelik eşyaların satıldığı çok sayıda dükkan var. Özellikle alışveriş yapmayı seviyorsanız bu yöne doğru yol alabilirsiniz. Yahudi Gettosu ise Cannaregio ile özdeşleşmiş önemli tarihi bölgelerden biri. Ayrıca Ca d’Oro Sarayı, Malibran Tiyatrosu, Santa Maria dei Miracoli Kilisesi ve Madonna dell’ Orto Kilisesi görülmeye değer yapılardan; buraları da ziyaret etmenizi öneririm. Akşamları da canlı olan bölgede kanal kıyısındaki restoran ve barlarda keyifli saatler geçirebilirsiniz. 21. Arsenal de Venecia Venedik Tersanesi Venedik’in tarihi yerleri arasında savaş gemilerinin toplanma alanı olan Venedik Tersanesi de var. Tersanenin geçmişinin 12. yüzyıla uzandığı söyleniyor. Venedik Tersanesi yüzyıllar boyunca Venedik Cumhuriyeti’nin deniz gücünü temsil etmiş ve yapıldığı dönemde dünyanın en büyük/ hareketli tersanesi ünvanına sahip olmuş. Venedik Tersanesi’nin girişindeki aslanlarla korunan 15. yüzyıla ait süslemeli kemer ise ziyaretçileri henüz kapıda yüksek bir enerjiyle karşılıyor. Vaktiniz kısıtlı değilse şu an deniz tarihi müzesi olarak kullanılan ve kentin gelişiminde büyük rol oynamış bu tersaneyi de gezebilirsiniz. 22. Correr ve Arkeoloji Müzeleri Venedik gezilecek yerler listesine alabileceğimiz birçok önemli müze var. Correr ve Arkeoloji Müzeleri de dolaşıp görülmeye değer çok sayıda değerli öğe barındırıyor. Önce Correr Müzesi’nden başlayalım. Venedik’in sanatı ve tarihi hakkında çarpıcı detayları öğrenmek için bu müzeyi görmenizi öneriyorum. Üstelik San Marco Meydanı’nda bulunuyor ve ulaşımı oldukça kolay. İsmini Venedik asilzadelerinden ve tutkulu bir koleksiyoncu olan Correr’den almış. Müze bölümünden kütüphaneye, fotoğraf sergisinden çeşitli koleksiyonların sunulduğu odalara kadar burada çok çeşitli alanları dolaşmanız mümkün. San Marco Meydanı’nda konumlanan diğer bir müze de Arkeoloji Müzesi. Kardinal Domenico Grimani tarafından 16. yüzyılda kurulan müzede özellikle tarih tutkunlarını büyüleyecek koleksiyonlar sergileniyor. Roma ve Yunan heykellerinin en güzel örneklerini, seramikleri, madeni para ile taş koleksiyonlarını görebilirsiniz. Koleksiyonların bir kısmının 1. yüzyıldan kalmış olması ise müzeye ilgiyi artıran etkenler arasında. 23. San Giorgio Maggiore Venedik’te görülmesi gereken yerler listesine özellikle ünlü kilisesi nedeniyle ziyaretçi akınına uğrayan San Giorgio Maggiore’yi de ekledim. İtalya’nın kuzey adalarından biri olan San Giorgio Maggiore sakin, sessiz ve dinlendirici bir bölge. Venedik’in huzurlu yüzü ile iç içe olabileceğiniz bu adanın popüler simgesi ise San Giorgio Maggiore Kilisesi. San Giorgio Maggiore Kilisesi’ni San Marco Meydanı’ndan da görmeniz mümkün. Katedralin mimarisi ise Venedik’in genel dokusu ile çok uyumlu. Andrea Palladio tarafından tasarlanan tarihi yapının beyaz renkli klasik mermerden yapılma ön yüzü estetik ve çarpıcı bir görünüm sergiliyor. Kilisenin ilk olarak çok daha eski tarihlerde inşa edilmeye başlandığı söylense de tamamlanması 17. yüzyılı bulmuş. İçeride ünlü İtalyan ressam Tintoretto’nun birçok eseri yer alıyor. “Son Yemek” adlı resmi ise kilise ziyaretçilerinin en çok ilgi gösterdiği eserlerden biri. Venedik’in manzarasını gözleriniz önüne seren katedralin çan kulesini de mutlaka ziyaret etmenizi öneririm. 24. Santa Maria dei Miracoli Venedik’in rönesans stilindeki binaları kentin dillere desten güzelliğinde büyük rol oynuyor. Cannaregio Bölgesi’ndeki Santa Maria dei Miracoli Kilisesi de erken Venedik rönesans döneminin izlerini taşıyan ve sizi alıp Orta Çağ’a götüren tarihi yapılar arasında. 15. yy’da inşa edilen Santa Maria dei Miracoli Kilisesi Pietro Lombardo tarafından tasarlanmış. Kilise yapımında kullanılan mermerlerden ötürü mermer kilise olarak da isimlendirilmiş. Yarım daire şeklindeki alınlığı, dıştaki sahte sütunları, gül süslemeli pencereleri ve renkli mermerleriyle dikkat çeken kilisenin tavanları da peygamberlerin tasvirleriyle donatılmış. Freskler, şamdanlar, bronz heykeller ve mest eden birçok süslemeleri ile kilise Venedik’teki en güzel mimari örneklerden biri olarak değerlendiriliyor. 25. Scuola Grande di San Rocco Scuola Grande di San Rocco Venedik’in 16. yüzyıl dönemine ait olan bir çeşit hayır derneği binasıydı. Scuola, bir Aziz olan ve tüm yaşamanı hasta insanlara yardım etmeye adayan San Rocco onuruna kurulmuş. Venedikliler ise binayı finanse etmek adına bağışlar yaparak bu erdemli amaç için birleşip büyük katkılar sağlamışlar. Venedik halkının gönlünde ayrı bir yeri olan Scuola Grande di San Rocco günümüzde Venedik ve İtalya’nın önemli sergilerine ev sahipliği yapıyor. Özellikle İtalya’daki Rönesans dönemi ünlü ressamlarından olan Tintoretto’nun çok sayıda resmi ve eseri Scuola’yı süslüyor. Ayrıca dekorasyonun büyük bir kısmı da Tintoretto’ya ait. Zeminden, duvar ve tavanlara kadar dekorasyonun her bir yanı onları dikkatle inceleme isteği yaratıyor. Ben özellikle 4 ünlü eseri mutlaka görün derim. Mısır’a Kaçış, Çarmıha Geriliş, Meryem’e Müjde ve İsa’nın Sünneti dünyanın dört bir yanından sergiye gelenlerin yoğun ilgisi ile karşılaşıyor. Ziyaretçilerine girişteki gösterişli salonu ile merhaba diyen Scuola, Venedik gezilecek yerler listesine koyulabilecek; sanatla dopdolu bir bina. 26. Torre dell’ Orologio Venedik gezginlerinin kentte görebilecekleri özgün ve tarihi yapılardan bir diğeri de San Marco Meydanı’nda yükselen Torre dell’ Orologio’dur. Mauro Codissi’nin tasarladığı ve 15. yüzyılın sonunda tamamlanan rönesans mimari tarzı yapının saat mekanizması günümüze kadar çeşitli modernleştirme çalışmalarından geçtiği için çok orjinal değil. Saatin bulunduğu kulede ise çok çeşitli heykel ve süslemelere yer verilmiş. Saat yalnızca zamanı gösterecek biçimde tasarlanmamış; bu onu klasik saatlerden ayıran bir özellik. Üzerinde zamanı gösteren Roma-Arapça rakamlar, burçlar ve altın yaldızlar mozaiği bulunuyor. Bir tür astronomi saati görevi de görüyor; o dönemde çok sayıda astrolog saatten yararlanmış. Fondaki saks mavisi renk ise saatin etkileyiciliğini pekiştiriyor. Torre dell’ Orologio’nun alt kısmındaki pasaj aracılığıyla Venedik’in ana caddesi olan Merceria’ya ve Rialto Köprüsü’ne geçiş yapabilirsiniz. Kulenin tepesine de çıkmak mümkün ancak öncelikle rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. 27. Fondaco dei Turchi Venedik’teki Büyük Kanal saraylarından biri olan Fondaco dei Turchi’nin isminin Türklerle özdeşleşmesi Türk tüccarların burayı çok sıklıkla kullanmaları sonucu gerçekleşmiş. Mimar Giacomo Palmier tarafından tasarlanan yapı şehre gelen tüccarlara konaklama yeri olarak tahsis edilmiş. Bizans mimarisinin ince işçiliğini ve Venedik gotik stilinin kendine özgü havasını taşıyan Türk Hanı’nda Türklerin sonradan yaptırdığı bir hamam da var. Hatta saraya cami de inşa edilmiş. Günümüzde ise Fondaco dei Turchi “Venedik Doğa Tarihi Müzesi” olarak gezginlere kapılarını açıyor. Müzede akvaryum, fosiller, bitki ve hayvan çeşitleri hakkında koleksiyonlar sergileniyor. 28. Donanma Tarihi Müzesi Museo Storico Navale Hazırlamış olduğum Venedik gezilecek yerler listesinin son sırasını ise Donanma Tarihi Müzesi alıyor. Tarihe ve denizcilik ile ilgili temalara ilgili duyuyorsanız özellikle bu müzeye uğramanızı tavsiye ederim. Venedik gibi yüzyıllar boyunca ticaretin merkezi olan bir yerde Osmanlılardan da çok sayıda iz görmeniz mümkün. Donanma Tarihi Müzesi Osmanlılara ait çeşitli örnekler de sunuyor; bu yüzden ülkemizdeki gezginlerin çoğunun ziyaret ettiği bir müze burası. 16. yüzyılda Venedikliler kadar Osmanlıların da denizcilikte ileri bir seviyede olması birbirleriyle sık sık alışveriş içine girmelerini sağlamış. Donanma Tarihi Müzesi’ndeki İnebahtı Deniz Savaşı’ndan alınan sancak Osmanlılara aittir. Aynı zamanda Birinci Dünya Savaşı zamanlarında İtalyanlar tarafından batan Osmanlı gemilerinden alınan bazı eşya ve isim levhaları da müzede sergileniyor. Müzede Osmanlıların deniz kültürüne dair etkileyici öğelerle karşılaşmanız mümkün. Peki, Donanma Tarihi Müzesi’nde başka neleri görebilirsiniz? Müze esas olarak İtalyan ve Venedik donanma tarihine odaklı bir tema ile hizmet veriyor. Venedik gemi ustalarının yapmış oldukları kadırga ve çeşitli gemi modelleri müzenin yıldız parçaları arasında. Donanma silahları, çok sayıda denizcilik aleti, gemilerde kullanılan eşyalar, üniformalar… Denizcilikte büyük zaferler elde etmiş olan Venedik’in bu yönüne yakından bakmak isterseniz Donanma Tarihi Müzesi’ni görmeden dönmeyin. Venedik Gezilecek Yerler Haritası Google Map Venedik gezilecek yerler haritası. Haritayı Google Maps’te açıp detaylıca incelemek için tıklayın. Venedik geziniz esnasında listede bulunan tüm turistik yerlerin konumlarını ve popüler alışveriş noktalarını vb. size kolaylık sağlaması amacıyla hazırladığım harita üzerinde görüntülemeniz mümkün. İhtiyaç duyduğunuz anda akıllı telefon ve tabletlerinizden aşağıdaki linke tıklayıp haritayı kolayca açabilirsiniz. Haritayı Google Maps’te açmak için tıklayın. Katmanlara DikkatVenedik gezilecek yerler haritası üzerinde yazı boyunca tanıttığımız gezi noktalarının yanı sıra otel tavsiyelerimizi, konaklama yapılacak bölgeler ve alışveriş yapılabilecek tüm önemli noktaları işaretledik. Haritanın sol tarafında bulunan “Gezilecek Yerler”, “Otel Tavsiyeleri” vb sekmeleri açıp kaparak haritanızı detaylıca kullanabilirsiniz. Venedik Gezilecek Yerlere Yakın Otellerde Konaklayın Kanal kıyında yer alan 4 yıldızlı Hotel L’Orologio, Venedik’te konaklama için güzel bir seçenek. Dünyadaki en kendine has şehirlerden biri olan Venedik, gezilmesi çok keyifli olan turistik merkezler arasında ön sırada yer alıyor. Gezi planınızı yaparken Venedik’te gezilecek yerler listesindeki noktalara yakın bir yerde konaklamak sizin için daha ideal bir seyahat anlamına gelebilir. Venedik’te kalmak için önerebileceğim 7 adet önemli bölge var. Venedik’te nerede kalınır? yazımızda her biri hakkında daha detaylı bilgi bulabilirsiniz. İşte Venedik’te kalabileceğiniz yerler Merkeze yakınlık için San Marco MeydanıTarihi yerleri ve binalarıyla ünlü CastelloDinamik ve çok sayıda restorana yakın San PoloSakin ve güvenli Sante CroceBüyük Kanal kıyısında sakinliği ile ünlü CannaregioSeçkin, sakin ve turistik yerlere ulaşımı kolay olan GiudeccaÖnemli sanat galerilerine ve tarihi yerlere yakın DorsoduroMestre ve diğer bölgeler Venedik’te kalabileceğiniz 7 önemli bölgeden bahsettim ancak gezginler merkezin dışındaki Mestre, Padova, Treviso, Noventa di Piava gibi yerlerde de konaklamayı tercih ediyor. Bu bölgelerdeki otellerde kalmak genellikle Venedik merkezdekilere göre daha ekonomik olduğundan ötürü siz de farklı konaklama alternatiflerini göz önüne alabilirsiniz. Eğer hem şehir merkezinde konaklamak hem de biraz daha ekonomik bir yer bulmak isterseniz son Venedik seyahatimde tercih ettiğim 3 yıldızlı Hotel Fontana adlı otele göz atabilirsiniz. Bunun dışında San Marco Meydanı’nda bulunan ve yüksek hizmet kalitesi ile 4 yıldızlı Hotel Saturnia & International adlı tesis de şehrin en popüler otelleri arasında yer alıyor, göz atabilirsiniz. Venedik’te Gezilecek Yerlere Nasıl Gidilir? Venedik’in ulaşımından bahsederken doğal olarak Avrupa’nın diğer şehirlerine göre biraz farklılık gösteren bir sisteme değineceğiz. Şehir birbirinden güzel kanallarla çevrili ve çoğu yerine sadece deniz araçları ile ulaşım sağlanabiliyor. Venedik’in sokakları da genellikle çok dar olduğundan zaten motorlu taşıtların bu alanlara girmesine olanak yok. Venedik’te en popüler ve işlek deniz araçlarının başında Vaporettolar geliyor. Su otobüsleri olarak da tanımlayabileceğimiz Vaporettoların havaalanına ulaşım seçeneği de mevcut. Su otobüsleri aynı zamanda sokakların karmaşıklığına girmeden rahatça Büyük Kanalı gezmek isteyen turistler için ideal bir ulaşım alternatifi. Eski zamanlarda Venedik’in ana ulaşım aracı olan gondollar artık daha çok turistik geziler amacıyla tercih edilir hale geldi. Genelde 30 dakikalık gondol turlarıyla unutamayacağınız bir Venedik gezintisine çıkabilirsiniz. Gondol turlarına kanallar kıyısında gezerken de katılabileceğiniz gibi internet üzerinden de kayıt olabilirsiniz. Bunun için size 2 seçenek sunabilirim Paylaşımlı ekonomik gondol turu Kişi başı ücret ödeyeceğiniz bu turda gondolu farklı gezginler ile Kanal boyunca özel gondol turu Biraz daha pahalı olan bu turda ise gondol turunda yalnız oluyorsunuz. Gondolun bir başka modeli olan Tragetto özel turlara göre biraz daha ekonomik bir seçenek; aynı zamanda daha geniş boyutlara sahip. Bu ulaşım seçeneğinin dezavantajı ise bazen yoğunluktan ötürü ayakta gitmek zorunda kalınabilmesi. Pahalı ama en konforlu Venedik ulaşım araçları ise su taksileri! Farklı firmalar tarafından su taksisi hizmeti sunuluyor. Hop On Hop Off molalı tekne turları ise turistlerin en çok sevdiği organizasyonlar arasında bulunuyor. Turlar sayesinde çok sayıda turistik mekanı gezme fırsatı yakalayabilirsiniz. Deniz araçlarıyla bir yere gittikten sonra bazı noktaları tabiki yürüyerek geçmeniz gerekecek. Venedik sokakları biraz karışık olduğundan dolayı bir harita edinmenizde yarar var. Son olarak Marco Polo Havaalanı’ndan şehir merkezine nasıl gidebileceğiniz hakkında da bilgi vermek istiyorum. Venedik havaalanı ulaşım rehberi yazımızda da detaylarını verdiğimiz gibi havalimanından Venedik’in merkezine havaalanı otobüsü, su taksisi ve alilaguna ile gidebilirsiniz. Eğer otel havaalanı ulaşımınızı biraz daha hızlı ve kolay yolla halletmek isterseniz Su taksileri ile Marco Polo Havaalanı ulaşımı adlı paketi inceleyebilirsiniz. Venedik’te Ne Yemeli? Dünyanın ve İtalya’nın en ilginç şehirlerinden biri olan Venedik’te İtalyan mutfağından çok sayıda lezzeti bulabilirsiniz. Türk damak tadına da büyük ölçüde uygunluk gösteren bu yöresel Venedik yemekleri seyahatinize ayrı bir tat katacak. Venedik’te dünyaca ünlü İtalyan mutfak kültürüne ait geniş bir menü olsa da tabiki hepsinden öte Venedik denildiğinde çoğu kişinin aklına balıkları ve enfes makarna çeşitleri geliyor. Venedik’te ne yenir? yazımızda bu güzel şehrin en popüler yemekleri hakkında ayrıntılı bilgiler aktardığımız için burada öne çıkanları listelemek istedim. İşte Venedik’in en sevilen yöresel yemekleri Sarde in SaorBigoli in SalsaBaccala MantecatoCicchettiRisi e BisiFegato Alla VenezianaMolecheSpaghetti in Nero Di SeppiaCarpaccioTramezzino Tramezzini Fritto MistoPolentaTiramisuGelatoPasta e Fagioli Venedik’te Alışveriş için Nereler Gezilir? Venedik hatıraları arasına alışveriş yaparak aldıklarını da eklemek isteyen gezginler bu konuda oldukça şanslı çünkü şehirde çok sayıda yer var. Yalnız Venedik’te AVM bulmayı beklemeyin; bu kültür şehrin genel dokusuyla pek uyumlu değil zaten binaların inşası bile büyük bir sorun. Venedik’in az sayıdaki AVM’si de şehrin dışında kalıyor. Venedik’te alışveriş için gidebileceğiniz merkezler arasında çoğunlukla caddeler, pazar yerleri ve butik dükkanlar yer alıyor. Venedik gezginleri için önemli alışveriş noktalarından bazılarını aşağıda liste halinde derledim Hem lüks hem trend ürünlerin bolca bulunduğu La MercerieDünyanın en ünlü İtalyan markaları için ışıltılı Salizada San MoiseÖzgün ve butik ürünleri kapsayan San SamueleNoventa di Piave Designer OutletMercato di Rialto Venedik’te Akşam Gezilecek Yerler Venedik’te çoğu turistik yer hava karardığında boşalmaya başlasa da şehrin akşamları da çok keyiflidir. Venedik’in çok hareketli bir gece hayatı olduğunu söyleyemem ancak kentte akşam saatlerinde büyüleyici bir manzara karşısında güzel bir yemek yiyip şarabınızı yudumlayabileceğiniz, zevkle yürüyüş yapabileceğiniz çok sayıda yer bulunur. Venedik akşamlarında gidebileceğiniz bazı popüler yerlerin listesini aşağıda görebilirsiniz. İşte Venedik’te akşam gezebileceğiniz bazı yerler Cannaregio bölgesi kanal kıyısı boyunca dizilmiş kaliteli restoranlarla dolu. Ayrıca burada şarap barları da bulunuyor. Kanalın akşam manzarasını seyretmek, yürüyüş yapmak ve tekne turuna çıkmak için de ideal bir seçim olabilir. Piazza San Marco Meydanı merkezi konumu ve dinamik yapısıyla güzel bir Venedik akşamı vadediyor. Özellikle bazı tarihi kafeler turistler için oldukça cezbedici. Ağırlıklı olarak üniversite gençlerinin toplanıp sosyalleştikleri Campo Santa Margherita’ya da gidebilirsiniz. Yağmurlu/ Soğuk Havada Venedik’te Gezilecek Yerler San Marco Bazilikası Venedik’e Akdeniz iklimi hakim olduğundan genellikle yıl boyu turistler için uygun sayılabilecek sıcaklıklar söz konusudur. Bununla birlikte Venedik’in yapısı gereği yağışın yoğun olduğu kış aylarında su baskınları yaşanabilmektedir. Bazen ciddi sonuçlara yol açabilse de yağışlar her zaman için büyük sorunlara neden olmuyor. Olur da Venedik’te yağmurlu ya da soğuk bir güne denk gelirseniz hemen telaşlanmayın. Venedik’in sanatsal, kültürel ve tarihi zenginliği kapalı alanlarda gününüzü çok iyi değerlendirebilmeniz için güzel bir fırsat. Olumsuz hava koşulları altında Venedik’te gidebileceğiniz bazı popüler yerler şunlar San Marco BazilikasıDükler SarayıAccademiaAltın EviSanta Maria Della Salute BazilikasıFenice TiyatrosuDonanma Tarihi MüzesiCorrer ve Arkeoloji Müzeleri Özet Olarak Venedik’te Nereler Gezilir? Gezginler için derlemiş olduğum Venedik gezilecek yerler listesinin sonuna geldik. Bu içerikte Avrupa’nın çok romantik ve masalsı şehri hakkında mümkün olduğunca bilgi vermeye çalıştım. Venedik’e gitmeden önce siz de aşağıdaki gibi bir liste hazırlayabilir ve kenti hakkını vererek kısa sürede bile çok iyi gezebilirsiniz. Son olarak Venedik’in öne çıkan bazı popüler yerlerini maddeliyorum San Marco MeydanıDükler SarayıSan Marco BazilikasıRialto KöprüsüBüyük KanalMurano AdasıBurano AdasıAziz Mark’ın Çan KulesiSanta Maria Della Salute BazilikasıAhlar Köprüsü Venedik geziniz boyunca Venedik gezi rehberi ve Venedik’te ne yapılır? başlıklı yazılarımıza da göz atabilir, birçok faydalı bilgiye pratik şekilde erişebilirsiniz. Peki, sizin Venedik’teki en popüler yerler hakkındaki görüşleriniz neler? Venedik gezilecek yerler listesine başka nereleri eklemeli? Eklemek istediklerinizi ve görüşlerinizi bizimle yorum yaparak paylaşabilirsiniz. Venedik’te Gezilecek Yerlerle İlgili Sıkça Sorulan Sorular Venedik’te gezilecek yerler konusunda sıkça sorulan bazı sorular… Venedik’te mutlaka görülmesi gereken yerler hangileri? Venedik’te mutlaka görmeniz gereken yerler arasında San Marco Meydanı, Dükler Sarayı, San Marco Bazilikası, Rialto Köprüsü, Büyük Kanal, Burano Adası, Murano Adası, Aziz Mark’ın Çan Kulesi gibi önemli turistik noktalar bulunuyor. Venedik’te ücretsiz gezilecek yerler nereler? Venedik’te ücretsiz gezebileceğiniz yerlerden bazıları San Marco Meydanı, Rialto Köprüsü, Santa Maria Della Salute Bazilikası, adalar Burano, Murano, Torcello, Lido di Venezia vb., San Giorgio Maggiore ve San Marco Bazilikası Müzeler ve kulesi hariç’dır. Venedik’teki en ünlü müzeler hangileri? Venedik’teki en ünlü müzeler arasında Correr ve Arkeoloji Müzeleri, Donanma Tarihi Müzesi, Ca’ Rezzonico ve Peggy Guggenheim Koleksiyonu bulunur. Venedik’te kaç gün kalmalı? İyi bir organizasyonla Venedik’i bir-iki gün içinde gezebilirsiniz. Adaları da gezmek isterseniz minimum 3-4 günlük bir seyahat süresi idealdir. Venedik’e ne zaman gitmeli? Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü Venedik’e her mevsim gidilebilir ancak su baskını riski nedeniyle ideal zaman dilimi Nisan ve Ekim ayları arasıdır. Venedik Havaalanı’ndan şehir merkezine nasıl gidilir? Havaalanından Venedik merkezdeki otellere alilaguna, su taksisi ve havaalanı otobüsü ile gidilebilir. Venedik’te nerede kalmalı? Venedik’teki ideal konaklama bölgeleri arasında San Marco Meydanı, Castello, San Polo, Sante Croce, Cannaregio, Giudecca ve Dorsoduro bulunuyor. Venedik Otel Fiyatları
Kayık Değişik boy ve biçimlerde, kürek, yelken ve motorla hareket eden güvertesiz küçük tekne. Deniz, göl ve nehirde gezmek ve belirli miktarda yük taşımak için kullanılır. Genellikle ağaçtan yapılan kayıkların yapımında son zamanlarda plastik maddeler de kullanılmaktadır. Kürek çekmenin yoruculuğu ve süratinin az olmasından dolayı motorlar, kayığa konmadan önce, yelkenlerden istifade edilmişti. Bazı yerlerde hala yelkenli kayıklar kullanılmaktadır. Kayığın gövdesine veya içine takılan motorlar kullanış kolaylığı, sürat kazandırması, taşıma kapasitesinin artması gibi sebeplerden tercih edilmektedir. Çok eski zamanlardan beri kullanılmakta olan kayıklar Özellikle dar boğazlarda, küçük denizlerde, kıyılarda, balıkçılık, gezinti, yük taşımada kullanılmaktadır. İstanbul’da Boğaziçi’nde ve Haliç’te, semtler arasında değişik tipleri kullanılan kayıkların, yolcu taşıyanlarına “piyade”, yük ve 20-30 kişi taşıyanlarına ise “pazar kayığı” adı verilirdi. Bunlar Boğaz’ın muhtelif yerlerinde kurulan pazarlara veya iş yerlerine mal taşırlardı. Osmanlı devlet erkanını taşıyan ve saraya ait olan değişik tipte kayıklar günümüze kadar gelmiş olup müzeleri süslemektedir. Yapımına ve dış görünüşüne çok ehemmiyet verilen padişahın oturduğu kayıklara “hünkar kayığı”, paşaların bindiklerine ise “saltanat kayığı” adı verilirdi. Bunlar ince uzun çok mütenasip yapılırdı. Hepsi bir sanat eseri şeklinde olan bu kayıklar muhteşem bir devletin sanat zevkıni aksettirmesi bakımından çok önemli sayılmakatdır. Yabancılar, hünkar kayıklarının Boğaz’daki mavi suların içindeki ihtişamına hayran olduklarını hatıralarında devamlı dile getirmektedirler. Kaynak Rehber Ansiklopedisi kayık Türkçe kayık kelimesinin İngilizce karşılığı. n. boat, rowing boat, glider, caique, bateau, kayak, small craft, wherry kayık kürek ya da yelkenle yürütülen ufak tekne. bir yana kaymış. kayık Türkçe kayık kelimesinin Fransızca karşılığı. bateau [le], barque [la], caïque [le] kayık Türkçe kayık kelimesinin Almanca karşılığı. n. Boot, Kahn, Nachen
Bu soru codycross bulmaca uygulamasında sorulmaktadır. "Özellikle Venedik’te kullanılan kayık türü" bulmacalarda sıklıkla karşılaşabileceğiniz bir bulmaca sorusudur. Bulmacalarda karşılaşabileceğiniz "Özellikle Venedik’te kullanılan kayık türü" sorusuna cevap olarak gondol yanıtı verilebilir.
özellikle venedik te kullanılan kayık türü